Otomobil teknolojisinin gelişmesi artık bu araçların hayatımızın her anında yer almasını sağladı. Arazide, normal yol şartlarında gitmesi gereken otomobiller için farklı sistemler geliştirildi. Otomobiller içten yanmalı motorun ürettiği enerjinin tekerleklere iletilmesi sonucu hareket ederler. Bu aktarma işlemi günümüzde üç şekilde yapılabilmektedir;
Yazı Başlıkları(İncele)
Arabalaların Çekiş Sistemleri
- Önden çekiş(Önden tahrikli)
- Arkadan İtiş(Arkadan tahrikli)
- 4×4(4 Tekerden Çekiş Sistemi)
şeklinde sıralayabileceğimiz çekiş sistemlerini şimdi yakından inceleyelim.
Önden Çekiş Sistemi
Bu sisteme sahip araçlar, motorun gücünün ön tekerleklere iletilmesi sonucu hareket eder. Motor sadece ön akslar ile bağlı olup arka kısım ile bağlantısı yoktur. Önden çekişli otomobillerde motor enlemesine konumlandırılır.
Önden çekişli arabalarda motor tarafından üretilen güç, şanzımana iletilir ve şanzıman içerisinde bulunan diferansiyele gider. Buradan aks yardımı ile hareket tekerleklere iletilir. Önden çekişli araba çalışma mantığı, ön tekerleklerin hareketi ile tüm aracın gitmesini sağlamaktır.
Önden Çekişli Araçlarda Diferansiyel Var Mı?
Önden çekişli arabalarda diferansiyel vardır ve şanzımanın içerisine yerleştirildiği için genellikle arkadan itiş otomobillerdeki gibi görünür olmaz. Şanzımandan gelen dönüş ücünün tekerleklere paylaştırılabilmesi için diferansiyel tüm araçlarda mevcuttur.
Düşük hacimli ve uygun fiyatlı otomobillerde genellikle önden çekiş sistemi tercih edilir.
Yabancı adı ise FWD(Forward Whell Drive) dir.
Önden Çekiş Sisteminin Avantajları
-
- Önden çekişli araba daha az parça içerdiğinden düşük maliyetlidir.
- Onarım maliyetleri düşüktür.
- Kaygan zeminlerde motor gücü yön veren tekerleklerde olduğundan önden çekişli otomobilleri kontrol etmek daha kolaydır.
Önden Çekiş Sisteminin Dezavantajları
- Motor ve aktarma organları önde toplandığı için otomobilin ağırlık merkezi orada toplanacaktır. Bu da sürüş dinamiklerini etkilemektedir.
Arkadan İtiş Sistemi
Arkadan çekişli arabalarda motor yine şanzımana doğrudan bağlıdır ancak güç arka tekerleklere şaft adı verilen güç taşıyıcı aracılığı ile iletilir. Arkadan itişli otomobillerde motorlar dikine yerleştirilir. Arka tekerleklere bağlı olan diferansiyel gücünü şafttan alır.
Arkadan itiş sistemi(arkadan çekiş sistemi olarak da adlandırılır) özellikle lüks ve performans odaklı otomobillerde tercih edilir.
Yabancı adı ise RWD(Rear Wheel Drive)’dir.
Arkadan İtiş Sisteminin Avantajları
- Önden çekişe göre nispeten performanslı motorlar ile kullanılan bu sistemde otomobilin ağırlık dağılımı dengelidir.
- Yön veren ve güç aktaran tekerlekler farklı olduğundan otomobilde farklı sürüş stilleri tercih edilebilir.
Arkadan İtiş Sisteminin Dezavantajları
- Güç aktarımını sağlayan şaft, otomobilin daha ağır olmasına sebep olur.
- Kaygan zeminlerde yön veren ve motora bağlı olan tekerlekler farklı olduğundan aracın hakimiyeti zor olabilir.
- Kalkışlarda uzun aktarım yolu sebebi ile önden çekişli otomobillerden zayıftır.
4 Tekerden Çekiş Sistemi (4×4)
Temelde önden çeker ve arkadan itiş sistemlerinin aynı otomobilde yer alması sonucu oluşturulan bu sistemde tüm tekerlekler motora bağlıdır. Ön ve arkada olmak üzere iki diferansiyel bulunur.
Arazi araçlarında, yüksek performanslı otomobillerde bulunan sistem zorlu yol koşullarında, arazi şartlarında sürüşü kolaylaştırır.
Yabancı adı AWD(All Whell Drive) dir.
Dört Çeker Sisteminin Avantajları
- Gaza dokunulduğunda dört tekerin de aynı anda güç alması ile çalışan bu sistemde seri kalkışlar yapılabilir.
- Kaygan zeminler ve virajlarda otomobilin tüm tekerleri sürücü tarafından kontrol edilebildiğinden en iyi yol tutuşu dört çeker sistemi ile elde edilebilir.(Yüksek otomobillerde bu durum değişebilmektedir.)
Dört Çeker Sisteminin Dezavantajları
- 4×4 sisteminde motor dört teker ile doğrudan bağlantılı olduğundan maruz kaldığı sürtünme artmakta ve buna bağlı olarak performans azalmaktadır. Bu sebeple özellikle büyük araçların son hızı düşük kalmaktadır.
- Diğer çekiş sistemlerine göre daha fazla mekanik parça bulunması bakım maliyeti ve başlangıç fiyatının yüksek olmasına sebep olmaktadır.
Arkadan İtiş Mi Önden Çekiş Mi?
En çok kullanılan iki sistemi biraz karşılaştırmak istersek ülkemizde neredeyse 10 araçtan 9’unun önden çekiş sistemi ile satıldığını söylemeliyiz öncelikle. Önden çekiş, maliyet olarak daha uygundur ve otomobilin ağırlık merkezinin önde olmasını ve özellikle zorlu yollarda daha iyi çekiş sunmasını sağlar. Aynı zamanda daha kolay sürüş sağlar.
Arkadan itiş ise motordan çıkan bir şaft vasıtası ile gücü arkadaki diferansiyele iletir ve o şekilde hareket gerçekleşir. Maliyetinin biraz daha fazla olması ve özellikle bozuk zeminlerde ağırlık dengesinden ötürü çekişin zorlaşması sebebiyle ülkemizde pek tercih edilmez.
Diğer bir bakış açısı da; ülkemizde genellikle düşük motor hacmine sahip otomobiller kullanıldığı için aktarmadaki kaybı minimuma indirmek için önden çekişli motorlar üretildiğidir.
Önden Çekişli Araç 4×4 Yapılabilir Mi?
Önden çekişli otomobillerde motor enlemesine konumlandırılır ve şanzıman da genellikle sol tekere yakın bir şekilde diferansiyel içerisinde olacak şekilde tasarlanır. Otomobili 4×4 yapmak için ek bir şaft eklenmesi ve arka tekerleklere de diferansiyel, aks gibi aktarma elemanlarının koyulması gerekir. Araç tasarlanırken bu dönüşüm hesaba katılmadığı için düzgün çalışan bir sistem elde edilmesi çok zordur ve ciddi maliyetleri vardır.
Önden Çekişli Arabalarda Diferansiyel Var Mı?
Merak edilen bir konu da önden çekişli otomobillerde diferansiyelin bulunup bulunmadığıdır. Genel mantığı ile diferansiyel, şanzımandan gelen dönme kuvvetini artırarak tekerleklere ileten bir dişli sistemidir. Otomobilin virajlarda dengeli dönmesini sağlamak gibi birçok görevi vardır.
Arkadan itişli otomobillerde genelde açıkça görülen diferansiyel önden çekişli araçlarda şanzımanın içerisinde bulunur ve genellikle dışarıdan bakıldığında görülmez. Ancak içten yanmalı motorlarda diferansiyel sistemi olmadan yere güç aktarımı mümkün değildir.
Başka yerde olmayan bilgiler teşekkürler